




Ana
Sayfa
Demokrasi
Dikkat Çekenler
Önce Demokrasi
AB Yolunda
Haklarımız
Savaşa Hayır
Sivil Toplum
Sivil Anayasa
Minidev'in Amacı
Kültür
K Dergisi
Kültür-Sanat
Çevre
Gey-Lezbiyen Kültürü
L.G.B.T.T Yazıları
Alternatif Tıp
Başucu Yazıları
Cinsel Yaşam
Doğan Cüceloğlu İle İletişim Dünyası
Farklı Renkler, Farklı Kültürler
Süryani Kültürü
Yahudi Kültürü
Ermeni Kültürü
Rum Kültürü
Diğer
Minidev'de yazmak ister misiniz?
Reklamlarınız İçin
İletişim
YAZARLAR |

Seviyorum
demek için
Geç kalmayın

"Seni
seviyorum" diyebilmek...

15 yıl kadar önceydi. Tommy'yi ilk o gün görmüştüm. 'İnancın Tarihi'
dersimin öğrencilerinden biriydi. Uzun saçlı, değişik bir gençti. Sınıfta
benimle en çok tartışan öğrenci oldu. Tanrı'ya kayıtsız şartsız inanmayı
kabullenmiyordu. Mezun olurken bana, imalı imalı "Günün birinde Tanrı'yı
bulacağıma inanıyor musun, hocam?" dedi...
"Hayır" dedim, yumuşakça.
"Yaa..." dedi. "Oysa senin bu derste Tanrı'yı pazarladığını sanıyordum
hocam..."
Kapıdan çıkıp gitmek üzereyken arkasından bağırdım:
"Tanrı'yı bulabileceğini düşünmüyorum. Ama o seni mutlak bulacak, bir
gün, eminim."

Tommy omzunu silkip yürüdü. Mezuniyetten sonra izini kaymetmiştim ki,
acı haberi kendisi getirdi bana. Ölümcül kansere yakalanmıştı. Odama
girdiğinde zayıflamış, çökmüştü. Kemoterapi, o uzun saçlarını dökmüştü.
Ama gözleri hâlâ pırıl pırıldı.
"Birkaç haftalık ömrüm kalmış hocam" dedi.
"Sana bir şey sorabilir miyim?" dedim.
"Tabii," dedi... "Ne öğrenmek istiyorsun?"
"Sadece 24 yaşında olmak ve ölmekte olduğunu bilmek nasıl bir şey?"
"Daha kötüsü olabilirdi. 50 yaşında olmak, kafayı çekmek, kadınları
becermek ve müthiş paralar kazanmayı, yaşamak sanmak gibi..."

Sonra niye geldiğini anlattı: "Okulun son günü sana Tanrı'yı bulup bulamayacağımı
sormuş, 'Hayır' yanıtı alınca şaşırmıştım. Sonra 'Ama o seni bulur'
dedin... İşte bunu çok düşündüm. Doktorlar ciğerimden parça alıp kötü
huylu olduğunu söyleyince, Tanrı'yı aramayı ciddiye aldım birden. Habis
ur diğer hayati organlarıma yayılmaya başlayınca sabahlara kadar dualar
etmeye başladım. Hiçbir şey olmadı... Bir sabah uyandığımda, ilahi bir
mesaj alma yolundaki umutsuz çabalarımdan vazgeçiverdim, aniden. Ömrümün
geri kalan vaktini, Tanrı, ölümden sonra hayat falan gibi şeylerle geçirmeyecektim.
Daha önemli şeyler yapma kararı aldım. O zaman gene seni düşündüm..
'En büyük mutsuzluk sevgisiz bir hayat sürmektir. Bundan daha kötüsü
de bu dünyadan, sevdiklerine 'Seni seviyorum' diyemeden gitmektir' demiştin.
Son günlerimi bu eksiği gidermekle harcayacaktım işte... En zorundan
başladım. Babamdan..."

Oğlu yanına geldiğinde babası gazete okuyormuş.
"Baba seninle konuşmam lazım" demiş, Tommy.
"Peki konuş oğlum."
"Yani çok önemli bir şey..."
Babası gazeteyi 10 santim indirmiş o zaman aşağı: "Neymiş o bakalım?"
"Baba, seni seviyorum. Bunu bilmeni istedim..."
Tommy gülümsedi, arkasını anlatırken.. Babasının elinden yere düşmüş
gazete. Hayatında hiç yapmadığı iki şeyi yapmış: Tommy'ye sarılmış ve
ağlamış.

Sabaha kadar konuşmuşlar. Babası ertesi sabah işe gitmek zorunda olduğu
halde.

"Annem ve kardeşimle daha kolay oldu" diye devam etti Tommy. "Onlar
da bana sarılıp ağladılar. Yıllardır bana söylemedikleri, söyleyemedikleri
şeyleri anlattılar... Bütün bunları yapmak için bu kadar geç kalmış
olmama üzüldüm sadece. Ölümün gölgesi üzerime düşünce kalbimi açıyordum,
bana aslında çok daha yakın olması gereken insanlara."
"Tommy" dedim, "Sandığından çok önemli şeyler söylüyorsun, tüm insanlığa...
Sen Tanrı'yı bulmanın en emin yolunu anlatıyorsun. Onu sadece kendine
ayırmak, sadece ihtiyaç duyunca aramak işe yaramaz. Ama hayatını sevgiye
açarsan o gelir seni bulur... Bunu anlatıyorsun farkında mısın?" Devam
ettim: "Tommy bana bir iyilik yapar mısın? Bunları gelip sınıfımda da
anlatabilir misin?"

Bir gün tespit ettik. Ama Tommy gelemedi o gün. Ölümle hayatı sona ermemişti
tabii. Şekil değiştirmişti. Büyük bir adım atmıştı sadece... İnanmaktan,
görmeye geçmişti.

Ölümünden önce son bir defa konuşmuştuk. "Söz verdiğim derse gelemeyeceğim.
Çok halsiz ve bitkinim hocam," demişti.
"Anlıyorum Tommy!"
"Benim yerime onlara sen anlatır mısın hocam? Sen anlatır mısın? Herkese,
bütün dünyaya benim için anlatır mısın?"
"Anlatırım Tommy" dedim... "Anlatırım, merak etme..!"

İnsanlara
"Seni seviyorum" demek için, ölümü beklemenize gerek yok. Şimdi, hemen
şimdi başlayabilirsiniz. Başlayın ki, hayatınız güzelleşsin, zenginleşsin.
Hem... Şimdi başlamazsanız, belki de söyleme şansınız hiç olmayabilir...

Diğer
yazılar için tıklayın
|

Yazarlar

Merih
Akalın

Zehra Akdoğan

Cengiz Aktar

Uğur Alper

Orhan Bahçıvan

Dr. Arı Balcı

Rüstem Batum

Şabo Boyacı
 
Doğan Cüceloğlu

Şuayip Dağıstanlı

Dilek Dalaklı

Önal Demirci

Tuğrul Eryılmaz

Aynur Gedik

Dr. Mehmet Gürsel

Hakan Kuyucu

Sevin Okyay

Hakan Onum

Dr. Erhan Özer

Dr. Ender Saraç

Robert Schild

Cem Şen

Aykut Tankuter

Umur Talu

Anna Turay

Metin
Yahya Üster

Aret Vartanyan

Dr. Nesrin Yetkin

Erol
Yurderi
Servisler
YENI Okurdan

Bizi desteklemek
İster misiniz?

Yardım

E-posta

Favorilerinize
Ekleyin

miniDEV'i
Tavsiye Et

İletişim

miniDEV'i
Ana Sayfanız yapın
|